Rehine operasyonunda rehine bulunamadı

Irak’ta kaçırılan Şiiler’i kurtarmak amacıyla Iraklı güvenlik güçleri, Maaden kentine operasyon düzenledi. Ancak operasyonun ardından Irak Ordusu’ndan yapılan açıklamada, rehinelerin bulunamadığı kaydedildi. Yapılan tüm aramalara karşın rehinelerin izine rastlamadıklarını kaydeden Iraklı askeri yetkililer, operasyon sırasında kentte herhangi bir direnişle karşılaşmadıklarını kaydetti.

Cuma gününden bu yana kayıp olduğu belirtilen rehineleri kurtarmak için bu sabah geniş çaplı bir harekat başlatılmıştı. Bağdat’ın 40 kilometre güneyindeki Maaden kentine düzenlenen operasyona Irak Ordusu’ndan beş birim ve özel komandolar katıldı. Şii kaynaklar, Cuma günü 150 kadar Şii’nin aşırı Sünni güçler tarafından kaçırıldığı duyurulmuştu. Ancak yapılan operasyondan kısa bir süre sonra Iraklı üst düzey askeri yetkili “Rehine bulamadık” açıklamasını yaptı.

Hükümet içinde tartışmalar

Operasyondan sonuç alınamaması ise yeni Irak hükümeti içinde tartışmalara neden oldu. Nitekim, Şiiler tarafından yayılan bu haber, hükümet içindeki çekişmeleri bir kez daha ortaya çıkardı. Maaden kentindeki olayın abartıldığını kaydeden Irak İçişleri Bakanlığı’ndan Sabah Kadhim, Şiiler’in çoğunlukta olduğu yeni Irak yönetiminin eksiklerini bu tür haberler yayarak örtpas etmeye çalıştığını savundu.

Irak’ta 30 Ocak seçimlerinden zaferle çıkan Şiiler, ikinci siyasi güç konumundaki Kürtler ve Saddam’ın devrilmesinin ardından siyasi gücünü yitiren Sünni gruplar arasında çekişme yaşandığı biliniyor. Hükümet koalisyonunu oluşturmaya çalışan Şiiler ve Kürtler arasında aylardır süren görüşmelerden hala sonuç alınamazken, görev dağılımı konusunda tartışmalar yaşandığı ifade ediliyor.

Yeni yönetimin şimdiye dek yaptığı icraatlar Kürt lider Celal Talabani’yi Devlet Başkanı seçmek ve İbrahim el Caferi’ye hükümeti kurma görevi vermek oldu. Ancak ortaya hala bir koalisyon hükümeti çıkmadı.

Talabani idam cezasına karşı

Diğer yandan, Irak'ın geçici Devlet Başkanı Celal Talabani, devrik lider Saddam Hüseyin savaş suçundan hüküm giydiği takdirde idam cezası kararını imzalamayacağını söyledi. İlke olarak idam cezasına karşı olduğunu belirten Talabani, buna devlet başkanlığında bulunan kişilerin imza atacağını, ancak kendisinin imza atmaktan yana olmadığını kaydetti.