1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Rum davaları için dönüm noktası

Kayhan Karaca / Strasburg22 Aralık 2005

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) bugün açıkladığı kararda, Kıbrıslı Rumlar’ın Ankara’ya karşı Strasburg’a taşıdıkları mülkiyet şikayetleri için Kuzey Kıbrıs’ta etkin iç hukuk yolları oluşturulmasını istedi...

https://p.dw.com/p/AaIT
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Kuzey Kıbrıs'ta gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını istedi
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Kuzey Kıbrıs'ta gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını istediFotoğraf: AP

AİHM, Kıbrıslı Rum Myra Ksenides - Arestis’in Ankara’ya karşı 1999 yılında açtığı mülkiyet davasıyla ilgili kararında, davacının mülkiyet ve özel yaşam haklarının ihlal edildiğine hükmetlekle birlikte, Ankara’ya Kuzey Kıbrıs’ta Rumlar için “etkin iç hukuk yolu oluştur” çağrısında bulundu.

Kararda, Ankara’nın Ksenides-Arestis ve mahkemeye başvurmuş yaklaşık 1400 Rum için Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve AİHM’nin geçmiş kararları çerçevesinde iç hukuk yolu oluşturması “gerektiği” görüşü yer alıyor. AİHM, söz konusu iç hukuk yolunun gelecek üç ay içinde fiilen hazır olmasını da istiyor. Bir diğer deyişle, AİHM, Kuzey Kıbrıs’taki tazmin komisyonu hakkındaki nihai kararını 2006 Mart ayı sonrasına bırakmış oldu.

Tazminat konusu netleşmedi

AİHM ayrıca, tazmin komisyonu konusu kendi gözünde henüz netliğe kavuşmadığından bu konuda davacı Ksenides - Arestis’in maddi tazminat taleplerini de şimdilik geri çevirdi. Mahkeme bu konuda davacı ile Türk hükümetinden davanın maddi tazminat boyutu konusunda Strasburg’a üç ay içinde yazılı gözlem göndermelerini istedi.

AİHM son olarak davacıya mahkeme masrafı olarak Ankara’nın 65 bin euro ödemesine hükmetti. AİHM kararına davacı veya Türk hükümetinin üç ay içinde itiraz hakkı bulunuyor. Böyle bir durumda AİHM’nin davayı esatan yeniden görmesi gündeme gelebilecek.

Dönem noktası

Öte yandan, AİHM kararı Rumlar’ın Strasburg’da Ankara’ya karşı açtıkları mülkiyet davaları açısından bir dönüm noktası olarak da değerlendiriliyor. Mahkemenin Türkiye’yi adada “işgal gücü” olarak tanımlayan 1996 tarihli Loizidu emsal kararının özü değişmemekle birlikte, ilk defa Kuzey Kıbrıs’ta kurulacak hukuksal bir mekanizmanın AİHM tarafından kabul görebileceğinin söylenmesi Kıbrıslı Rumlar için “politik hezimet” olarak yorumlanıyor.

Rumlar, Kuzey Kıbrıs’ın yasadışı bir devlet olduğunu ileri sürerek, adanın kuzeyinde kurulacak bir komisyonun Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olacağını söylüyorlardı.