1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Rusya, Suriye'deki çözüme dahil olmak istiyor

30 Eylül 2015

Alman basınında Rusya'nın Suriye'deki rolü, Avrupa'daki sığınmacı krizi ve Almanya'da kreş grevleri tartışması ile ilgili yorumlar öne çıkıyor.

https://p.dw.com/p/1GgHh
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

01.10.2015 - Alman basınından özetler

Alman basınının yorum köşelerinde Suriye sorunun çözümü konusunda Rusya lideri Putin'in sergilediği tutum, sığınmacı meselesi ve Almanya'da sendika ile işveren konumundaki yerel yönetimlerin kreş grevlerini önlemeye yönelik girişimleri ağırlıkta.

Potsdam merkezli Maerkische Allgemeine yorumunda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Suriye politikasını ele alıyor:

"Kremlin'in efendisi uluslararası toplumun dünyanın en büyük ülkesini atlayarak bir karar vermemesi konusunda kararlı. İran'la nükleer program çerçevesindeki pazarlıklar Moskova'nın işbirliğiyle gerçekleşebilmişti. Şimdi başka bir krizin çözümü söz konusu . Suriye'de radikal İslamcılar ve Beşar Esad rejimine karşı ölçülü bir cephe oluşturulmasına yönelik Batı'nın başarısızlıkla sonuçlanan denemelerine karşın Rusya'nın muharebe meydanına müdahil olması mantıklı görünüyor. Putin iç savaş nedeniyle dağılan Şam'daki eski yönetimi çimentolamak istiyor. Putin'in çatışmaları önlemeye yönelik konsepti Çeçenistan siyasetini andırıyor. Protesto ve itirazların üzerine daha büyük şiddetle gitmişti."

Straubinger Tagblatt sığınmacı sorununa eğilen bir yoruma yer veriyor:

"Aslında daha önemli olan, insanların geldikleri ülkelerdeki koşulların iyileştirilmesi. Bu ilk aşamada aynı zamanda Suriye ve Irak'tan kaçan milyonlarca sığınmacının ilk durağı olan örneğin Türkiye veya Ürdün gibi ülkeleri de kapsamalı. BM Mültecilere Yardım Fonu kısa bir sürede buralardaki insanlarla yeterince ilgilenemezse , yüz binlercesi yeniden kuzeye doğru yola koyulacaktır. Yani ivedilikle para akıtılmalı."

Westfaelische Nachrichten Almanya gündemini bir süredir meşgul eden kreş grevleriyle ilgili gelişmelere değiniyor. Taraflar arasında uzlaşmanın sağlanması ve grev tehlikesinin bertaraf edilmesi şu sözlerle değerlendiriliyor:

"Kreş grevlerinde sorunun aşılması mantığın zaferidir. Yeni bir grevi kimse istemezdi. Birleşmiş Hizmetler Sendikası Ver.di Başkanı Bsierske'nin bir hafta önce işverenlere yönelik yoğun tehdit kulislerine rağmen. Sendikaların sloganı muhtemelen şuydu: Mümkün olduğunca çabuk, imaj kaybına yol açmadan bir uzlaşıya varmak."

Kreş grevleriyle ilgili Reutlinger General Anzeiger ise şu görüşleri okurlarıyla paylaşıyor:

"Diğer meslek gruplarıyla karşılaştırıldığında sonuç belirgin olarak göze çarpıyor. Her çalışan durumuna göre yüzde 3.3 ile yüzde 3.7 arasında değişen oranlarda zam alacak. Elbette bu miktar en başta talep edilen yüzde 10'luk zamdan az. Ver.di sendikası bu konuda gerçekleşmesi mümkün olmayan beklentilerin oluşmasına yol açtı. Sonuçta, arabulucuların girişimlerini bile hayal kırıklığı nedeniyle geri çeviren ve kendi sendikalarına kafa tutan öfkeli bir taban ortaya çıktı. İkinci kez böylesi bir durumun yaşanması Verdi'ye uzun vadede zarar verecektir. Üyeler bunun farkında. O yüzden arabulucuların daha önce belirlediklerinden çok da farklı olmayan sonucu onaylayacaklardır. Siyasi zarar çok daha büyük olabilir."

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Tuncay Yıldırım