Sanayi ülkelerine Davos'tan çağrı

İngiltere Başbakanı Tony Blair kameralar karşısında yerini aldıktan sonra, Dünya Ekonomik Forumu’nun kurucusu ve şefi Klaus Schwab, karlar içindeki Davos’taki toplantıyı açtı. Schwab’ın hiç de alçakgönüllü olmayan ilk sözleri şöyleydi:

“Ekonominin yöneticileri, politikacılar, toplumlar, dinler ve kültür dünyasının temsilcilerinin çok güzel, en üst düzeyde temsil yeteneğine sahip ve iktidar sahibi bir kesimi olarak buradayız. Dünyanın daha iyi hale getirilmesi sorumluluğunu üstlenme iddiamızı yerine getirmek için buradayız."

Blair’den açılış konuşması

Forumun açılış konuşmasını etkileyici bir konuşmayla İngiltere Başbakanı yaptı. Önde gelen yedi sanayi ülkesi ve Rusya’yı kapsayan G-8 grubu başkanı sıfatıyla konuşan Blair, kendine güvenli ve kararlıydı. Geleceğe umutla baktığını, yıllarca derinden bölünmüş olan dünyada şimdi birliktelik bilincinin yeşerdiğini söyledi. Blair, çok dikkatli şekilde, Amerika Birleşik Devletleri’ni de eleştirdi ve başka ülkeleri anlamaya çalışmaları gerektiğini anlattı. Yine de birlikteliği vurguladı:

“Ortak bir aidiyet duygusu var, birleşme arzusu var. Bizce, teröre karşı savaş ve yoksullukla mücadeleye yoğunlaşan bir politika arasında bir tercih yapmaya zorlanmamız saçma olur. Bu ikisi birbiriyle ilgili.”

Uygulanması gereken beş önemli hedef

Blair, gerçekleştirilmesi gereken beş noktayı dile getirdi: Demokrasi ve insan hakları teşvik edilimeli, teröre karşı mücadele sürdürülmeli, Ortadoğu ve Afrika’da barışın sağlanması ve iklim değişiminin gözlenmesi. Blair, insanların çoğunun geleceğini ilgilendirdiğinden, özellikle son iki noktayı, G-8 başkanlığının ağırlık noktası yapacağını açıkladı.

Sanayi ülkelerini, dünyanın en yoksul ülkelerinin dış borçlarını tamamen silmeye ve kalkınma yardımını iki katına çıkarmaya çağıran Blair, aynı zamanda Afrika kıtasının kendine güvenini artırıcı önlemler alınmasını istedi:

“Piyasalarımızı açmak ve sübvansiyonlarımızı azaltmak zorundayız. Şeker ve pamukta da böyle bu. Ticaret reformlarına ayak uydurabilen Afrika ekonomisine, bu şekilde fakirleşmek yerine zenginleşme olanağı vermek zorundayız.”

Çevre sorunları konusunda da, Kyoto Protokolü’nün ekonomiyle doğanın korunmasının çelişmesi anlamına gelmediğini söyleyen Blair, G-8’lerin bu alanda yeni bir önlemler paketi sunacağını bildirdi. Blair’in sözleri alkış aldı.