1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Schröder'in NATO önerisi doğru, ama erken

Graham Lucas / DW25 Şubat 2005

ABD Başkanı George Bush’un Avrupa’ya yaptığı gönül alma gezisi işe yaramış görünüyor. Bush’un ilişkilerde yeni bir sayfa açma ve işbirliği önerileri Avrupalılar üzerinde istediği etkiyi buldu. Irak savaşını reddeden Avrupalılar ABD’nin rızası olmadan hedeflerine ulaşamayacaklarını anladılar. Almanya Başbakanı Gerhard Schröder’in NATO’da reform önerisi ise Bush’un Avrupa gezisi sırasında gündemin üst sıralarına çıkamadı. DW’den Graham Lucas, Schröder’in önerisi ışığında Amerika-Avrupa ilişkilerini değerlendirdi:

https://p.dw.com/p/AZyD

“Atlantik’in iki yakası arasındaki ilişkilerde mevcut ciddi sorunlar, yapılan güzel konuşmalar ya da kameralara verilen dostça pozlarla giderilebilecek gibi değil. ABD, Uluslararası Ceza Mahkemesi ve Kyoto İklim Protokolü’nü onaylamamakta kararlı. Çin’e silah ambargosunun kaldırılması ya da BM’de reform konularında da Washington ile Avrupa arasında fikir ayrılıkları aşılamıyor. ABD, İran, Suriye ve Kuzey Kore’ye askeri operasyon seçeneğini saklı tutuyor. Avrupa ve Amerika arasındaki bu anlaşmazlık konuları, büyük ölçüde, iki tarafın farklı bakış açılarına sahip olmasından kaynaklanıyor. Bu konuda gerekli kararlar ancak uygun forumlarda alınabilir.

Almanya Başbakanı Gerhard Schröder işte bu nedenle önerisinde haklı. Schröder, Bush’un Avrupa gezisinin hemen öncesinde NATO’nun Amerika-Avrupa ilişkilerindeki rolünü gündeme getirmişti. Kuzey Atlantik İttifakı’nın Soğuk Savaş’ın ardından varlık nedeni ile ilgili fazla bir gerekçenin kalmadığı açık. Avrupa ve Almanya için tehdit artık Avrupa’nın doğusundan gelmiyor. Ayrıca NATO uluslararası terörizme karşı savunma savaşında da uygun bir araç değil.

Amerikan Başkanı ise Avrupa temaslarında NATO’nun olduğu gibi kalmasını istediğini açıkça vurguladı. Bu şaşırtıcı değil. Çünkü Avrupalılar NATO’da tek tek üye ülkeler halinde yer alırken ABD askeri gücü nedeniyle İttifak’ta baskın konumunu sürdürüyor. İngiltere de Washington ile özel ilişkilerini tehlikeye atmamak için duruma benzer bir açıdan bakıyor. Amerika da İngiltere de NATO’nun Avrupa dışında görev almasını, ihtiyaç duyulan her yerde barışı güvenceye almak üzere kullanılmasını istiyor. Almanya ise Afganistan’da üstlendiği görevlere rağmen bu konsepte sıcak bakmıyor. Fransa da bu görüşü paylaşıyor.

Schröder’in, Amerika-Avrupa ilişkilerinde diyalog için yeni bir forum oluşturma önerisi anlamlıdır. Çünkü ilişkileri sarsabilecek yeni bir kriz mutlaka yaşanacaktır ve ilişkilerin son iki yıldaki gibi yeni bir krize saplanmasına izin verilemez.

Ancak Schröder’in önerisine gelen tepkiler Avrupa’nın hangi noktada tıkandığını da açıkça yansıtıyor. Berlin daha bu fikri doğru dürüst somut bir şekilde ortaya koymadan, bağlantılandırarak NATO’nun güçlendirilmesi diye satmaya kalktı. Böyle bir sunum doğal olarak güçlü bir çıkış olmadı. Diğer Avrupalı liderler de ya temkinli davrandı ya da Berlin’in önerisini reddeden bir tavır takındı.

Kısacası Almanlar kendilerine güvenemediler ve Avrupa da kendi içinde birlik olamadı. İşte asıl önemli nokta bu. Avrupa dış politik hedeflerini tanımlayıp uluslararası alanda ne istediğini bilir konuma gelmediği sürece Amerika-Avrupa arasında diyalog için yeni bir forum oluşturmak gerçekçi olmayacaktır. Schröder’in önerisi doğruydu ama böyle bir öneri için henüz çok erken.“