1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Stoiber'in haksız eleştirisi

Marcel Fürstenau8 Şubat 2005

Almanya’da Hristiyan Sosyal Birlik’in lideri ve Bavyera Eyaleti Başbakanı Edmund Stoiber’in, aşırı sağcıların güç kazanmasını hükümetin ekonomik politikasıyla bağlantılandırması ve işsizliğin buna neden olduğu yönündeki açıklaması tepkilere neden oluyor. DW Berlin bürosundan Marcel Fürstenau’un yorumu:

https://p.dw.com/p/AZyl

“Edmund Stoiber, işsizliğin sosyal gelişmeleri olumsuz etkilediği iddiasında maalesef haklı olabilir. Bu olumsuz etkinin Almanya’nın siyasi açıdan radikalleşmesine neden olduğu iddiasında da. Ama Stoiber, Schröder hükümetinin ekonomideki başarısızlığının aşırı sağı beslediği yönündeki skandal niteliğindeki görüşünde tamamen haksızdır.

Bay Stoiber’in dile getirdiği tezin ne kadar saçma olduğunu bilecek kadar akıllı biri olması, bu konuyu saptırma girişimini daha da tehlikeli kılıyor. Stoiber en ilkel şekliyle seçim kampanyası yürütme güdüsüne direnememiştir. Başbakanlık yarışında Schröder’e daha önce yenilen Stoiber şimdi başbakanlık için son şansını kullanmaya çalışıyor, bu yolda da herşeyi mübah görüyor.

Stoiber’in bu konu saptırma girişiminin sadece acımasızca saldırıya uğrayan hükümet politikacılarından değil, toplumun geniş kesimlerinden de tepki görmesi memnuniyet verici. Aşırı sağın nedenlerini ekonomik boyuta indirgemek ne gerçeklerle ne de yaşanmış deneyimlerle bağdaşıyor. 1941 doğumlu Stoiber bunu genç dazlaklardan daha iyi biliyor olmalı.

Stoiber’in mevcut işsizlik oranını Weimar Cumhuriyeti’nin son dönemindeki durumla karşılaştırması ise işi zıvanadan çıkartmıştır. Böyle bir duruma Hristiyan Birlik partilerinden sorumluluk sahibi politikacıların da tepki göstermesi gerekir. Ama Stoiber’in Hristiyan Sosyal Brilik partisinden arkadaşları neredeyse alkış tutarken, Hristiyan Demokrat Parti Başkanı Angela Merkel, ’çözümlenmemiş siyasi sorunların aşırı sağı güçlendireceği gibi’ ifadelerle lafı ağzında geveliyor.

Aşırı sağcı Nasyonal Demokratlar, 60’lı yıllarda da Federal Meclis’e girmeyi başarmıştı. Yine aşırı sağcı Cumhuriyetçiler dönemin Batı Berlin meclisindeydi. Aynı partinin Baden Württemberg Eyaleti’ndeki başarıları da unutulmamalı. Bu başarıların hepsi işsizliğin bugünkü kadar yoğun olmadığı bir dönemdeydi.

Edmund Stoiber’in bunları hatırlaması iyi olur. Eğer kendisi tek başına hatırlayamıyorsa, ona yardımcı olunmalı. Bunu yapacak en uygun kişi Angela Merkel olabilir. Böylece hem aşırı sağa karşı net bir tavır takınmış olur, hem de Hristiyan Birlik partilerinin Başbakan adaylığı için daha uygun bir isim olduğunu savunabilir.“