1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

TÜBİTAK'ta Darwin’e sansür tartışması

Hüseyin Hayatsever / Deutsche Welle13 Mart 2009

TÜBİTAK’ın yayımladığı Bilim ve Teknik dergisinin son sayısında Darwin’in sansürlendiği iddiası tartışmaya neden oldu. Deutsche Welle Ankara muhabiri Hüseyin Hayatsever, uzmanların görüşlerini aktarıyor...

https://p.dw.com/p/HBRk
Charles Robert Darwin'in görüşleri tartışma yaratmaya devam ediyor
Charles Robert Darwin'in görüşleri tartışma yaratmaya devam ediyorFotoğraf: picture-alliance / dpa

Devlet Bakanı Mehmet Aydın, konuya ilişkin yaptığı açıklamada bilime sansür koymanın düşünülemeyeceğini, bilime ideolojik olarak bakılamayacağını belirtti:

“Bir defa şunu ben peşinen söyleyeyim: Böyle bilime ambargo koymak, bilime sansür koymak, Darwin’e sansür koymak… Böyle bir şey akla gelecek bir şey olmamalı. Şunun için olmamalı, zaten koyamazsınız. Darwin’in kitapları bütün kütüphanelerimizde zaten var. Darwin’i bu ülkede ilime, bilime, evrime özellikle, türlerin kaynağına meraklı olup da bilmeyen insan yok. Bu kadar zaten bilinen tanınan bir kaynağa, bir kişiye, bir bilim adamına sansür koyamazsınız, öyle bir şey olmaz.”

“Bilim bilimdir, inanç inançtır”

“Zaten TÜBİTAK’ın görevi de bu değildir” diyen Aydın, sözlerine şöyle devam etti:

“Tam tersine bilime, ne kadar kendisi yanlış yapmış olursa olsun, hizmet eden kim varsa bilim adamı sıfatını almaya hak kazanmışsa onun görüşlerinin anlatılmasıdır. Çok açık söyleyeyim bundan kimse bir ideoloji okumaya kalkışmasın.”

Bilimin Türkiye’de belli bir noktaya geldiğine dikkat çeken Devlet Bakanı Mehmet Aydın, “Bilimi ideolojik bir noktadan ele almak veya bilimi dini bir açıdan ele almak gibi kimsenin bir amacı olmaz. Bilim bilimdir, inanç inançtır. Bunlar kendi kulvarlarında yürüdükleri sürece zaten birbirlerine yararlı olurlar” diye konuştu.


“TÜBİTAK özerkliğini yitirdi”

Eski TÜBİTAK Başkanı Namık Kemal Pak, TÜBİTAK’ın siyasi erkin denetimi altına girmesiyle özerkliğini yitirdiğini savundu:

“TÜBİTAK’ın ilk defa siyasi erkin müdahalesine maruz kaldığı tarih 2003. Benim ikinci kez başkan seçildiğim ve o başkanlık seçiminin bloke edildiği tarihtir, AKP hükümeti tarafından. 2003’ün Eylül’ünde ikinci bir kriz baş gösterdi. Çünkü TÜBİTAK’ın yasası gereği bilim kurulunun görev süresi bitenlerin yenilenmesi durumu ortaya çıktı, Sayın Başbakan onun da gereğini yerine getirmedi. Üst organları ortadan kalkınca ve bunun sonucu işlemez hale gelen kurumu işletmek için yeni yasa değişiklik girişimlerinde bulundular. Bu her seferinde de yasa değişikliği Sayın Başbakan’a kurumun üst düzey yönetimini belirleme hakkı vermeye yönelikti. Evrensel düzeydeki bilim insanlarının kendi kendilerini seçebilme, belirleyebilme hakkı yerine Sayın Başbakan’a bu yetkiyi veriyorsanız kurumun özerkliğini kaldırıyorsunuz demektir. Geçtiğimiz Ağustos’ta son yasa girişimiyle artık TÜBİTAK siyasi erkin denetimi altına girmiştir. O zaman tabii siyasi erkle iyi geçinme çabası içinde olan insanların böyle oto-sansür koyması kaçınılmaz.”


"Bilime müdahale hayra alamet değil"

Eski TÜBİTAK Başkanı Pak, Türkiye’deki bilimsel gelişmenin aksaklıklara rağmen süreceğini ifade etti:

“Türkiye’de yapılan bilimin miktarı, miktar olarak iyidir. Ve bu da çok büyük teşviklerle değil. Türk insanı çok büyük müteşebbistir. Bir işin doğruluğuna, güzelliğine inanırsa etrafta teşvik olmasa, köstek bile olsa yapar. Onun için ben böyle görünür gelecekte bir yıkım görmüyorum. Çünkü insanlar bilimsel keşfin, bilimsel bir keşif yapıp da bunu uluslararası piyasaya sunmanın keyfinin tattılar. TÜBİTAK istediği kadar burada tuhaf bir kurum olarak görünsün, bence Türkiye’de yakalanan bu bilim rüzgarı ondan bağımsız olarak da sürecektir. Üniversitelerin şu an mevcut olan özerkliği belki bir avantaj, umarım o özerklik kalkmaz, o zaman tabii her şey biter. Bir çıkış noktası var. Ama bilime müdahale, bilimle oynamak çok hayra alamet değil.”


TÜBİTAK: Aksaklık yaşandı

Öte yandan TÜBİTAK’tan yapılan yazılı açıklamada, “Bilim ve Teknik dergisinde Darwin’e sansürün söz konusu olmadığı, kurum içi süreçlerde aksaklık yaşandığı” kaydedildi.

Açıklamada, derginin yayın yönetmeninin Mart sayısı hazırlandıktan sonra dergiye Darwin’le ilgili 16 sayfa eklediği ve kapağı değiştirdiği, TÜBİTAK Başkan yardımcısının dergi yayın yönetmenine yaptığı uyarıyla sayfaların çıkarılarak tekrar eski kapağa dönüldüğü, olaydan sonra yayın yönetmeninin de başka bir göreve kaydırıldığı ifade edildi.

Ayrıca, “derginin Darwin yılını da ilerleyen sayılarda yeterince işleyeceği, TÜBİTAK’ın bilimsel araştırmalara desteğinin süreceği” belirtildi.