1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Türk Dışişleri: Kriz içinde kriz yaşanıyor

9 Ekim 2017

Ankara-Washington hattındaki vize krizinin arkasında yatan nedenlerden biri de Gülen’in iadesi. Adalet Bakanlığı “Teknik engeller kalktı, iş siyasette” diyor. Türk Dışişleri'ne göre de kriz içinde kriz yaşanıyor.

https://p.dw.com/p/2lVQA
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

ABD ve Türkiye arasında gerginlik vize kriziyle birlikte had safhaya ulaşmış durumda. Oysa iki ülke arasındaki vize krizinin arka planında yatan nedenlerden biri olan Gülen'in iadesiyle ilgili Türkiye Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, kısa bir süre önce iadenin önündeki teknik engellerin kalktığını açıklamıştı.

DW Türkçe'nin konuyla ilgili sorularını yanıtlayan Adalet Bakanlığı yetkilileri, Gülen'in iadesinin önünde teknik engellerin kalktığı konusunda taraflar arasında anlaşmaya varıldığını, ancak "siyasi bir mutabakat” sağlanamadığı sürece Gülen’in iadesinin gerçekleşmeyeceğine dikkat çekti.

DW Türkçe’ye bilgi veren Türk Dışişleri yetkilileri de “ABD ile yaşanan vize krizini tetikleyen sorunların başında da Gülen’in iadesi konusunda bir türlü siyasi anlaşmaya varılamaması rol oynuyor. Kriz içinde kriz yaşıyoruz. Ankara’nın yakın gelecekte siyasi bir anlaşmaya varması da zor görünüyor” değerlendirmesi yaptı. 

Müzakereler bir yıldır sürüyor

15 Temmuz darbe girişiminin sorumlusu olarak Fethullah Gülen’i gösteren Türk hükümeti, bu konuda ABD yönetimiyle bir yıldır yoğun bir adli ve diplomatik müzakere yürütüyordu. Ankara bu müzakerelerde ABD’de yaşayan Gülen’in Türkiye’ye iade edilmesi gerektiğinde ısrar ediyordu. Ancak ABD yönetimi bu isteğin uluslararası sözleşmelere uygun olmadığı, dosyanın gerekli delilleri içermediği ve dosyada gerekli mahkeme kararlarının olmadığı gerekçesiyle belgelerin yenilenmesini istemişti.

Fethullah Gülen
Fethullah GülenFotoğraf: Reuters/C. Mostoller

Gülen dosyası ABD’nin isteği doğrultusunda yenilendikten sonra da Adalet Bakanı Abdülhamit Gül bir süre önce "İade için hukuki ya da teknik hiçbir engel yok” açıklamasını yaptı. Türk Adalet Bakanlığı yetkilileri, hükümet heyetlerinin biraraya gelip neler yapılabileceğini ele aldığına ve artık  dosyanın nasıl gün yüzüne çıkacağına devlet başkanları karar vereceğine işaret etti. Adalet Bakanlığı yetkililerine göre sürecin tamamlanması artık tamamen siyasi görüş birliğiyle olacak.

Tutuklu papaz Brunson'ın durumu

Gülen’in iadesi konusunda Ankara-Washington hattında en çok merak ve soru işareti yaratan da Gülen yapılanmasına üye olduğu iddiasıyla Türkiye'de tutuklanan Protestan cemaatine ait İzmir Diriliş Kilisesi Pastörü Andrew Craig Brunson’ın dosyasının akıbeti oldu.

Trump’ın Gülen’in iadesi karşılığında ABD’li papaz Brunson’ın serbest bırakılmasını doğrudan Erdoğan’dan istediği iddiasının arkası hiç kesilmedi. Washington yönetimi bu iddiayı ısrarla yalanlarken Ankara bu iddialar karşısında sessiz kaldı.

DW Türkçe'ye yaptığı değerlendirmede Brunson’ın Aralık 2016’da gizli bir tanığın ifadesi ile tutuklandığına işaret eden Türkiye Protestan Kiliseler Derneği Basın Sözcüsü Soner Tufan ise Gülen ve Brunson hakkındaki takas iddiaları ile ilgili olarak Brunson dosyasına işaret etti.

Protestanların 25 yıldır Türkiye’de yaşayan Brunson’ın serbest bırakılması konusunda imza kampanyaları, toplantılar, üst düzey görüşmeler başta olmak üzere her türlü girişimle Amerikan hükümetini harekete geçirdiğini ve ABD Başkanı Trump’ın da Erdoğan’dan “Brunson’ı adil yargılayın” isteğinde bulunduğunu söyleyen Tufan, “Türkiye’de bu durum pazarlık gibi yansıtılıyor. Öyle bir şey olamaz” dedi.

Tufan, “Brunson hakkındaki iddianame halen ortada yok. Çünkü delil yok. 250 kişinin ölümünden sorumlu Gülen’in karşısına ne FETÖ ne CIA ne de başka bir grupla bağı olmayan düzgün bir insanı koymak ve pazarlıkmış gibi göstermek çok yanlış. Türkiye’de bu pazarlık görüntüsünü belli çevreler yapıyor” şeklinde sözlerini sürdürdü.

Hilal Köylü / Ankara

© Deutsche Welle Türkçe