Türk gıda sektörü Avrupa'da görücüye çıktı

İki yılda bir yapılan gıda fuarı Anuga’da bu yıl Türkiye’nin konuk ülke olduğu etraftaki afişlerden olduğu kadar, kulağa çalınan ezgilerden, ziyaretçilere dağıtılan Türkiye’ye özgü lezzetlerden de hissediliyordu. Anuga’ya partner olması 2007 yılında kesinleşen Türkiye’nin seçilme nedenlerini Kölnmesse GmBH Gıda Bölüm Başkanı Peter Grothues şu sözlerle açıkladı: “Türk mutfağı çok iyi, oryantal bir mutfak. İkinci faktör ise Türkiye’nin büyüyen bir ülke olması. Sadece Anuga bağlamında değil, Türkiye ekonomik olarak da büyüme kaydeden bir ülke. Bu nedenle Türkiye’nin bu şekilde kendisini tanıtabileceğini düşündük. Türkiye’nin şu anda dönüşümden geçen ve sanayileşme yönünde adımlar atan çok güçlü bir tarım ekonomisi var. Bu bakımdan da örnek bir ülke.”

"Yerimiz iyiydi"

İstanbul Ticaret Odası Fuarlar ve Dış İlişkiler Şube Şefi Tülay Bahçetepe, Anuga’ya katılım hazırlıklarının iki yıldan bu yana sürdüğünü söyledi. İstanbul Ticaret Odası bünyesinde 113 firmanın 3 bin 141 metrekarelik alanda tanıtım gerçekleştirdiğini belirten Bahçetepe, fuarı şu sözlerle değerlendirdi: “Öncelikle yer konusunda çok daha iyi bir yerdeyiz, çünkü senelerce Anuga’da bu konuda sıkıntılarımız olmuştu. Partner ülke olarak bu arzumuza kavuşmuş olduk. İkincisi ziyaretçi açısından da firmalarımız çok memnun ve yapılan tanıtım etkinliklerinden de herkes çok memnun.”

Fuara katılan firma temsilcileri ise fuarın Türk mutfağının ve gıda sanayisinin tanıtılması bakımından oldukça etkili olduğunu belirterek memnuniyetlerini “dünya ülkeleri bu vesileyle Türkiye’yi daha yakından tanıma fırsatı buldular. Bunun yansımalarını Anuga sonunda görmüş olacağız, “ben çok etkilendim, kimle konuştuysam müşterilerimizden herkes çok etkilendi. Çok güzel bir atak yaptık. İlk defa hakikaten Türkiye doğru dürüst bir yer aldı Anuga’da. 30 sene evvelini hatırlıyorum, en uç koridorda bir yerdeydik. Hiç kimse görmezdi bizi. Şu an tam ortadayız. Çok güzel oldu" sözleriyle dile getirdi.

"AB'ye tam üyelik işin rengini değiştirir"

İhracat alanında son yıllarda büyük bir atılım kaydeden Türkiye'de ihracatçılar bir takım zorluklar yaşadıklarını da sözlerine ekliyor. Bir zeytinyağı firması olan Olivos’tan Anıl Kırhallı Türkiye’nin AB’ye tam üye olmamasının ihracatta sıkıntılara yol açtığını vurguladı: “Avrupa Topluluğu’nda Avrupa Topluluğu dışındaki zeytin yağlarını ithal etmek istediğiniz zaman çok ciddi bir kota uygulanıyor, kilo başına 1,24 Euro gibi bir rakam. Bu tabii bizim pazara girişimizi engelliyor. Sadece bizim değil, diğer zeytinyağı üreticilerinin de pazara girişini ciddi anlamda engelliyor. Tabii bu dünyanın lider tabir edilen İspanya, İtalya, Yunanistan gibi AB üyesi ülkelerin çıkarlarını koruma amacıyla yapılmış. Gün gelir de Türkiye tam üye olursa ya da bu düzenlemelerde bir değişikliğe gidilirse, işin rengi çok değişecektir ve Türkiye çok daha hızlı şekilde gelişecektir.”

Üreticiler, “ihracatçılar için kuvvetli Türk lirası aleyhe işliyor" sözleriyle Türk lirasının değerli olmasının da ihracatı zorlaştırdığını belirtti. Almanya'nın tanınmış firmalarından Kühne'nin İhracat Sorumlusu Carmen Flügger, “Türk lirasının değerli olması pazar koşullarını zorlaştırıyor. Kur sorununu İngiltere Polonya gibi ülkelerde de görüyoruz ve bu iş ilişkilerine zarar veriyor" şeklinde konuştu.

"Kriz geride kaldı"

Öte yandan küresel ekonomik krizin etkileri Anuga’da fazla hissedilmedi. Gıda sanayinin özellikli bir alan olduğunu belirten üreticiler genel olarak krizin atlatıldığı kanısında. Fuara katılan firmaların temsilcileri “gıda sektörünün çok fazla küresel krizden etkilendiğini düşünmüyorum. Özellikle temel gıdaların çok fazla etkilenme lüksü yok, çünkü herkes yemek zorunda. Geçen yılla karşılaştırdığımızda sanırım biraz iyileşme var, daha da iyiye gidecek gibi görünüyor" ,“ilk günlerde çok hareketlilik olması nedeniyle şaşırdık. Beklentilerimizin üstünde bir taleple karşılaştık. Anuga’nın bu yıl çok daha az ziyaret edilmesini bekliyorduk" sözleriyle krizin Anuga'yı etkilemediğini belirtti.

Haber: Başak Özay

Editör: Beklan Kulaksızoğlu