1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Türkiye Alman seçim kampanyalarına taşınıyor

1 Mart 2017

Almanya'da karnaval sonrasında siyasi konuşmaların damgasını vurduğu Kül Çarşambası'nda Türkiye'deki gelişmeler de geniş yer buldu.

https://p.dw.com/p/2YUdx
Deutschland Bundestagswahl 2013
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/M. Kappeler

Almanya'da karnaval sonrasında Kül Çarşambası olarak adlandırılan günde geleneksel olarak siyasilerin yaptığı konuşmalar, bu yıl seçim kampanyası atmosferinde geçti. Siyasilerin konuşmaları, Almanya'da 24 Eylül 2017 tarihinde yapılacak parlamento seçimlerinde Türkiye'nin de konu edileceğinin işaretini verdi.

Koalisyon ortaklarından Hristiyan Sosyal Birlik (CSU) partisi Genel Başkan Yardımcısı Manfred Weber Passau'da yaptığı Kül Çarşambası konuşmasında, Sosyal Demokrat Parti'nin başbakan adayı Martin Schulz'u işaret ederek, "Martin Schulz'a oy veren, Türkiye'yi Avrupa Birliği'ne almış olur. Bu yanlıştır” dedi.

Hristiyan Sosyal Birlik partisi Genel Başkanı Horst Seehofer de konuşmasında Türkiye'yi eleştirdi. "Türkiye'de dünyanın gözü önünde hukuk devletinin ayaklar altına alındığını” belirten Seehofer, "Bu nedenle Passau'da şunu yine söylüyorum: Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üye olmasına karşıyız” şeklinde konuştu.

Schulz'dan Erdoğan'a eleştiri

Sosyal Demokratların başbakan adayı Martin Schulz ise Vilshofen'da yaptığı konuşmada, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirdi. "Erdoğan anayasa değişikliği referandumu için Almanya'da kampanya yürütmemeli” diyen Schulz, bunun yerine Erdoğan'ın "Türkiye'de medyanın özgürlüğü için daha fazla çaba göstermesi” gerektiğini ifade etti. Schulz, Die Welt gazetesi Türkiye muhabiri Deniz Yücel'in tutuklanmasını da eleştirdi.

Yeşiller partisi'nin Köln'de yaptığı Kül Çarşambası toplantısında  da Deniz Yücel'in serbest bırakılması mesajı verildi. Parti Eş Başkanı Cem Özdemir ve Kuzey Ren-Vestfalya eyaleti Eğitim Bakanı Sylvia Löhrmann, üzerinde #freedeniz (Deniz'e Özgürlük) yazan pankartlarla sahneye çıktı. Löhrmann, "Türk devletinin Deniz Yücel ve diğer muhalif gazeteciler ile farklı düşünenlere yönelik muamelesinin, yıldırmasının, kovuşturmasının ve hapsetmesinin sonuçsuz kalamayacağını” ifade etti. 

Siyasi 'Kül Çarşambası'

Almanya'da kutlanan karnaval sonrasındaki siyasi Kül Çarşambası olarak anılan günde, partilerin önde gelen isimleri taraftarları önünde siyasi konuşmalar yaparak, sert sözler kullanmaktan kaçınmıyor. Almanya'da İkinci Dünya Savaşı sonrasında Hristiyan Sosyal Birlik partisinin Bavyera eyaletinde canlandırdığı bu eski gelenek, diğer partiler tarafından da benimsenerek Almanya'ya yayıldı.

© Deutsche Welle Türkçe

DW/AFP/dpa, JD/BK