Türkiye için referandum tartışması

Almanya'da iktidarın büyük ortağı Hristiyan Birlik'i oluşturan Hristiyan Demokrat ve Hristiyan Sosyal Birlik partilerinin genel sekreterleri, üç ay sonra düzenlenecek Avrupa Parlamentosu seçim hazırlıklarında henüz ortak noktalarda buluşamadılar.

“Neue Osnabrücker Zeitung” gazetesine konuşan Hristiyan Demokrat Parti Genel Sekreteri Ronald Pofalla, kardeş parti Hristiyan Sosyal Birlik Partisi'nin genel sekreteri Alexander Dobrindt'i eleştirdi.

“İmtiyazlı ortaklık yeter”

Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliğinin referanduma sunulması önerisini eleştiren Pofalla, şunları söyledi: “Hristiyan Sosyal Birlik Partisi Türkiye'nin AB üyeliği için referandum istiyor. Ben de neden böyle bir isteğe gerek duyuluyor, diyorum. Hristiyan Demokrat ve Hristiyan Sosyal Birlik Partilerinin uzun yıllardır bu konuda izlediği ortak çizgisi, üyeliğe karşı olup, Türkiye'ye imtiyazlı ortaklık önermemizdir. Bizim açımızdan Türkiye'nin AB üyeliği gündemde olmadığından referanduma da ihtiyaç duymuyoruz.”

Pofalla, Hristiyan Sosyal Birlik Partisi'nin Türkiye'nin AB üyeliğinin referanduma sunulması önerisinde ısrar etmesini, “farklılığını vurgulamak için meşru bir yol” olarak niteledi. Pofalla, “Buna saygı duyuyoruz. Ancak Hristiyan Demokrat Parti olarak ülke genelinde bir Türkiye referandumu talebini, parlamenter demokrasi ilkeleriyle denk düşmediği düşüncesiyle reddediyoruz” diye konuştu.

Türkiye'ye “açıkça hayır” demek

Almanya’da federal hükümetin ortaklarından Hristiyan Sosyal Birlik Partisi’nde geçen ay genel sekreterlik görevine getirilen Alexander Dobrindt, Türkiye'nin Avrupa Birliği’ne tam üyeliğine karşı çıkmıştı.

Alexander Dobrindt, Münih’te yayımlanan “Münchner Merkur” gazetesine verdiği demeçte şunları söylemişti: “Daha fazla doğrudan demokrasi ve örneğin Türkiye’nin tam üyeliğine açıkça ‘Hayır’ demek, bizim Hristiyan Sosyal Birlik Partisi olarak kendi seçim programımızda açıkça biçimlendirebileceğimiz talepler arasında yer alıyor.”

Almanya'nın Bavyera eyaletinde geçen yıl düzenlenen seçimlerde büyük çıkış yaparak adlarını duyuran ve yüzde 10'luk oy oranıyla eyalet meclisine giren Serbest Seçmen Birliği (FW) de Avrupa Parlamentosu seçim kampanyasında Türkiye'yi işleyeceğini duyurdu.

Aday listesinin ilk sırasına, Hristiyan Sosyal Birlik Partisi'nin eski yöneticilerinden Gabriele Pauli'yi yerleştiren FW, Türkiye'nin AB üyeliğinin referanduma sunulmasını istiyor.