1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Türkiye Irak üzerinde baskıyı arttırıyor

Zeynep Gürcanlı/Cem Sey19 Ocak 2007

Amerika Birleşik Devletleri’nin Kuzey Irak’taki PKK kamplarına karşı harekata girişmemesi Türkiye’de rahatsızlığın artmasına neden oldu. TBMM önümüzdeki Salı günü Irak konusunda gizli bir oturum yapma kararı aldı. Amerikan yönetimi ise Irak’taki Amerikan birliklerinin PKK’ya güvenlik endişeleri nedeniyle müdahale etmediğini açıkladı.

https://p.dw.com/p/AZXS
Meclis'teki oturum gizli yapılacak
Meclis'teki oturum gizli yapılacakFotoğraf: AP

Muhalefet ve iktidar partilerinin oybirliği ile aldığı karar çerçevesinde, Irak konulu Meclis toplantısı kamuoyuna kapalı yapılacak. Toplantı hakkında haber ve açıklama yapılamayacak. Toplantı tutanakları ise mühürlenecek. Ve ancak 10 yıl sonra açılabilecek.

Oturumun stratejik önemi

TBMM, bugüne kadar sadece "devlet sırrı" niteliği taşıyan ve ülke açısından "stratejik öneme sahip" konularda "gizli oturum" yaptı. Meclis'in aldığı bu son karar, aslında Türkiye'nin geçen yılın sonunda başlattığı "kontrollü kriz yönetimi" stratejisinin son adımı. Türkiye, "kontrollü kriz yönetimini" 8 yıl önce, PKK'ya yataklık eden Suriye'ye karşı yürütmüştü. O dönemde Türk hükümet yetkililerinin giderek sertleşen açıklamalarını, Suriye sınırına asker yığılması takip etmişti.

Türkiye'nin "gerekirse, Suriye'ye askeri operasyon yapmaktan çekinmeyeceğini" açıkça ortaya koyması üzerine ise, Suriye yönetimi geri adım atmış ve yıllarca bu ülkede yaşayan PKK lideri Abdullah Öcalan sınırdışı edilmişti.

8 yıl önce Suriye'den çıkarılan PKK, şimdi Irak'ta üslenmiş durumda. Türkiye'nin bugün izlediği "kriz yönetimi" politikası ise, Bağdat yönetiminden çok, Irak'ta güvenliğin asıl sorumlusu olan Amerika Birleşik Devletleri'ni "ikna etmeyi" amaçlıyor.

Sınırötesi operasyon seçeneği

Ana muhalefetteki Cumhuriyet Halk Partisi de, "sınırötesi operasyon yapılmalı" tezini giderek daha güçlü dile getirerek, iktidarın elini, gerek Washington yönetimi, gerekse Bağdat'a karşı güçlendiriyor. Nitekim, Salı günü yapılacak gizli Meclis oturumunda sınırötesi operasyon konusunun ele alınması bekleniyor.

Türkiye Kerkük’le ilgileniyor

Ankara, Kerkük'te Kasım ayında yapılması planlanan referanduma, Iraklı Kürt grupların son üç yıl içinde kentin demografik yapısını değiştirdiğini söyleyerek, karşı çıkıyor. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, dün Meclis'te yaptığı konuşmada daha da ileri giderek, Türkiye'nin Kerkük'teki Türkmenler'in "geleceklerine ilgisiz kalmayacağını" söyledi.

Burns Ankara'da temaslarda bulundu

Türkiye'nin bu "kontrollü kriz yönetimi" politikasına, Washington yönetiminin yanıtı ise gecikmedi. Meclis'te iktidar ve muhalefetin, çok benzer söylemlerle Amerika'nın Irak politikasını eleştirdikleri saatlere, Amerikan Dışişleri'nin üç numaralı ismi Nicholas Burns de Ankara'ya geldi.

Temaslarını bugün de sürdürecek olan Burns, PKK konusunda Ankara'nın taleplerine sıcak yaklaşırken, Kerkük konusunda umut vermedi. Burns, "PKK ile mücadelede Türkiye'nin yanındayız" dedi. Ancak Kerkük'ün "Irak'ın içişi olduğunun" altını çizdi ve "Kentin geleceğine, Iraklılar karar verecektir" diyerek, Ankara'yı diplomatik bir dille, bu soruna müdahil olmaması konusunda uyardı.

ABD'nin müdahale etmeme gerekçesi

Türkiye'de bu gelişmeler yaşanırken, Amerikan yönetiminden de Irak'taki PKK kamplarıyla ilgili bir açıklama geldi. Amerikan Dışişleri Bakanlığı’nın Anti-Terör Koordinatörü Henry Crumpton, Irak’taki Amerikan birliklerinin Kuzey Irak’taki PKK kamplarına yönelik Türk kamuoyunun beklediği şekilde bir harekatı gerçekleştirmesinin olanaklı olmadığını söyledi:

“Irak’ta bazı öncelikler olduğu açık. Irak’ta varolan bazı güvenlik endişeleri, hepimizin görmek istediği türden acil bir operasyonu engelliyor.”

Washington’daki Ulusal Basın Merkezi’nde bu konuda soruları yanıtlayan Henry Crumpton, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yaptığı bazı temasların ardından Avrupa çapında PKK faaliyetine karşı bir çalışmaya ön ayak olduğunu anlattı. Beyaz Saray’ın PKK’yla mücadeleden sorumlu temsilcisi General Joseph Ralston ile de düzenli temas halinde olduğunu belirten Crumpton, kendisinin başında bulunduğu dairenin, bu konuda “her türlü tartışma, karar ve harekatta” yeraldığını da sözlerine ekledi.

PKK'ya karşı Kürtler'le işbirliği

Uzun yıllar CIA ve FBI’da anti-terör ve teröre karşı uluslararası işbirliği uzmanı olarak görev yapan Crumpton, PKK’ya karşı Irak hükümeti nezdinde “meşru Kürt partileriyle birlikte çalışmak” zorunda olduklarını vurgulayarak şöyle dedi:

“PKK’yı biliyoruz. Kuzey Irak’ta elemanları, kampları olduğunu biliyoruz. Soru, yine ortaklarımızla birlikte buna en iyi karşılığı nasıl verebileceğimiz. Ben, Türk hükümetinin çok iyi bir ortak olduğu kanısındayım ve onlarla işbirliği yapıyoruz. Irak tarafıyla işbirliği yapma konusundaysa daha yapmamız gerekenler var.”

Fakat Crumpton, devam eden ve gelecekte yapılacak operasyonlar hakkında bilgi veremeyeceğini de ifade etti.