1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

İngiltere’de May'in başbakanlığı kesinleşti

11 Temmuz 2016

İngiltere Başbakanı Cameron İçişleri Bakanı May’in çarşamba akşamına kadar başbakanlık koltuğuna oturmuş olacağını açıkladı. May’in tek rakibi konumundaki Leadsom sürpriz bir kararla adaylığını geri çekmişti.

https://p.dw.com/p/1JNHk
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/W. Oliver

İngiltere'de Başbakan ve Muhafazakar Parti Genel Başkanı David Cameron’ın halefi kesinleşti. İçişleri Bakanı Theresa May, Enerji ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın enerjiden sorumlu devlet bakanı olan Andrea Leadsom’un yarıştan çekildiğini açıklamasının ardından iki görev için de tek isim olarak kaldı. Cameron başbakanlık konutunun bulunduğu Downing Street 10 Numara'nın önünde yaptığı açıklamada, yarın muhtemelen son kabine toplantısını yöneteceğini kaydetti. Çarşamba günü parlamentoda yarım saat boyunca sorulara yanıt vereceğini belirten İngiltere Başbakanı, ardından Buckingham Sarayı’na giderek Kraliçe II. Elizabeth’e istifasını sunacağını, böylece May'in çarşamba akşamına kadar yeni başbakan olarak görevine başlayabileceğini söyledi.

Muhafazakar Parti'de seçimi yürüten komitenin başındaki Graham Brady de, Leadsom’ın adaylıktan çekilmesinin ardından parti kurulunun toplandığını ve May'in bugün itibarıyla Muhafazakar Parti Başkanı olarak onaylandığını duyurdu. Parti genel başkanının ve dolayısıyla başbakanın daha önce, sayıları 150 bine yakın olan parti üyeleri tarafından belirlenmesi ve 9 Eylül tarihinde açıklanması öngörülüyordu. İngiltere başbakanlığına gelmesi kesinleşen May’in, 23 Haziran’daki referundumun sonucu olarak ülkenin Avrupa Birliği’nden çıkma sürecini yönetmesi gerekiyor. Cameron sandıktan Brexit kararının çıkmasının ardından ekim ayında görevinden ayrılacağını duyurmuştu.

Andrea Leadsom, Muhafazakar parti başkanlığı yarışından çekildiğini açıklamıştı.
Andrea Leadsom, Muhafazakar parti başkanlığı yarışından çekildiğini açıklamıştı.Fotoğraf: Getty Images/C. Court

Thatcher'dan sonra ikinci kadın başbakan olacak

59 yaşındaki May, Margaret Thatcher’dan sonra İngiltere’de başbakanlık koltuğuna oturacak olan ikinci kadın politikacı. Referandum öncesinde ülkenin Avrupa Birliği’nde kalmasından yana tavır koyan May, yine de ayrılma sürecini yöneteceğini açıkladı ve yeni bir referanduma gidilmeyeceğini belirtti. Brüksel ile müzakerelerde İngiltere için en iyi şartları sağlamayı hedeflediğini vurgulayan May, ayrıca ‘sadece ayrıcalıklı olanlar için değil, herkes için olan bir ülke’ istediğini söyledi. Muhafazakar Parti’nin liderliği ve başbakanlık için başlayan yarışta May’in tek rakibi olarak kalan Leadsom, bugün adaylıktan çekilirken yaptığı açıklamada ‘May’in Brexit sürecini İngiliz halkı için en iyi şartlarda hayata geçirebileceğine inandığını’ vurgulamıştı.

Finans piyasaları ise başbakanlık yarışının bu kadar kısa sürede sonuçlanmasını olumlu karşıladı. May ve Leadsom arasında haftalar sürebilecek bir çekişmenin, Brexit nedeniyle zaten tedirgin olan piyasaları daha da istikrarsızlaştırabileceği yönündeki endişeler böylece sona erdi ve İngiliz Sterlini yüzde 0,5 puan değer kazandı.

Brexit parlamentoda oylanmayacak

Bu arada binden fazla avukat Cameron’a yazdıkları ortak bir mektupta, Brexit kararının parlamentonun oyuna sunulmasını talep etti ve referandum sonucunun bir tavsiye niteliği taşıdığına inandıklarını kaydetti. Ancak hükümetten gelen açıklamada, avukatların mektubunun sadece ‘hukuki bir değerlendirme' olduğu belirtilerek, parlamentonun Avrupa Birliği'nden ayrılma kararını onaylamasının gerekmediği kaydedildi.

© Deutsche Welle Türkçe

AFP/Reuters, AÜ/BK