1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Uzmanlar: Barış arayışlarında Suriye de olmalı

Kristin Helberg3 Ağustos 2006

Şam yönetiminin Hizbullah’la iyi ve Hamas yönetimiyle iyi ilişki içinde olduğuna dikkat çeken uzmanlar, Ortadoğu’da kalıcı barış arayışında Suriye’nin görüşlerinin de mutlaka hesaba katılması gerektiğini savunuyorlar. Deutsche Welle’den Kristin Helberg, Suriyeli siyaset bilimcilerle konuştu...

https://p.dw.com/p/AZl9
Suriyelilerin büyük bir kısmı Hizbullah'a destek veriyor
Suriyelilerin büyük bir kısmı Hizbullah'a destek veriyorFotoğraf: AP

Şam Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi’nden Mervan Kabalan, Suriye’nin Hizbullah üzerinde İran kadar büyük nüfuz sahibi olmadığını ifade ediyor. Uluslararası siyaset uzmanı Kabalan’a göre, Hizbullah Suriye’nin her talebini yerine getirmemekle birlikte Şam yönetiminin bakış açısı gözetiliyor. Siyaset bilimci Mervan Kabalan, sayı ve teknik bakımdan çok daha üstün olmasına rağmen İsrail Ordusu’na karşı Hizbullah’ın direnmesinin Suriyeliler arasında hayranlığa neden olduğunu da vurgulayarak şunları söylüyor:

“İsrail güçleri, Filistin ve Lübnan’da bir yanda sivilleri öldürüyor, diğer yanda altyapıyı tahrip ediyor. Bu bölgelerde yaşayanlar dünyadan izole ediliyor. İnsanlar öfkeli; hem İsrail’e, hem de İsrail ordusuna karşı elleri kolları bağlı durumdaki hükümetlerine kızıyorlar. Bu yüzden Hizbullah, İsrail saldırganlığını durduracak son umut olarak görülüyor.”

Golan Tepeleri konuşulmalı

Uluslararası İlişkiler ve Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Semir Taki ise İsrail’in 1967’den beri işgal altında tuttuğu Golan Tepeleri’nin Suriye’nin stratejik güvenliği açısından büyük önem taşıdığını belirtiyor. Suriyeli uzman, “Suriye’nin Hizbullah üzerinde etkide bulunması isteniyorsa önce Golan Tepeleri konuşulmalı” değerlendirmesinde bulunuyor.

Taki, Lübnan’da devam eden çatışmaların caydırıcılık açısından dengeyi sağladığını belirtiyor. Suriyeli uzman, İsrail ve ABD’nin Ortadoğu’da diledikleri adımı rahatça atamayacaklarının ortaya çıktığını kaydederek “İlgili bütün tarafların çıkarlarını gözeten bir çözüme varmak zorundayız. İsrail yönetimi hiçbir bedel ödemeden istediği gibi hareket edebileceğini düşündüğü sürece ihtilaf daha da çıkmaza girecek. Barış için çaba göstermeyen İsrail’in huzur içinde yaşayacağını düşünmek hayalperestlik olur” diyor.

Bütün taraflar katılmalı

Siyaset bilimci Mervan Kabalan, Ortadoğu’da kalıcı çözümün ise meselenin bütün taraflarının katılımıyla mümkün olduğuna işaret ediyor. Kabalan, Hamas ve Hizbullah’ı askeri alanda yenmenin mümkün olmadığını, bu örgütleri diyalogla ikna sürecinde Suriye’nin yapıcı rol üstlenebileceğine dikkat çekiyor: “Suriye izolasyondan kurtulmak ve uluslararası toplumun bir parçası olmak istiyor. Suriye, Golan Tepeleri’nin kendisine iadesini ve Washington yönetiminin Şam’da iktidar değişikliği çabalarına girişmemesini talep ediyor.”

Batılı ülkeler uzun süredir Şam ile Tahran’ın ortak çizgide hareket etmesini engellemeye çalışıyor. Ancak uluslararası gözlemciler, bunun için önce Suriye’nin taleplerinin dikkate alınması gerektiğine işaret ediyorlar. Lübnan ile ilgili yürütülecek müzakerelerde Suriye’nin de yer alması durumunda, İran’a yönelik tecrit politikası daha da güç kazanmış olacak.