1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Vatandaşı şeffaflaştıran yasalar

Ulrike Mast-Kirschning21 Nisan 2005

Alman hükümetinin teknoloji ve veri bankalarının korunmasından sorumlu görevlisi, bu konuda hazırladığı raporu dün kamuoyuna duyurdu. Hükümet görevlisi Peter Schaar, cezai suçlar ve terörle mücadelede veri bankalarının korunmasına özen gösterilmesinin günümüzde daha da önem kazandığına değindi. Yetkili, bu mücadele yapılırken özellikle tüzel kişilerin haklarının korunması ve vatandaşın devlete olan güven duygusunun zedelenmemesi gerektiğini vurguladı. DW’den Ulrike Mast-Kirschning’in konuya ilişkin hazırladığı yorumu:

https://p.dw.com/p/AZx2

“Hükümet sözcüsü Peter Schaar, gelecekte veri bankalarının daha iyi korunması gerektiğini söylerken, bir anlamda federal hükümetin bu görevi tam anlamıyla yerine getirmediğini ima etmiş oluyor. Çünkü 11 Eylül terör saldırılarından sonra Almanya’da terörizmle mücadele kapsamında çıkartılan çok sayıda yeni yasa, anayasada yerine alan enformasyon özgürlüğü ilkesine ters düşüyor.

Enformasyon toplumunda kişilerin özel veri bilgilerinin korunmasına büyük özen gösterilmesi gerekiyor. Çünkü vatandaşlar hakkında gün geçtikçe daha seri ve daha fazla sayıda veri toplanıp, kayıt ediliyor. Daha şimdiden görev yapan dev veri bankaları, vatandaşların kişisel yaşam alanları hakkında bilgi toplayabiliyorlar; vatandaşın finans durumu, , mal varlığı, internetteki tüketim ve mal alış-verişi, trafikte seyrederken aldığı cezalar vs. gibi birçok konuda bilgiler toplanıyor. Kişilerin geçirdiği hastalıklar ve bunların tedavisine ilişkin enformasyonların da bundan böyle bir elektronik “sağlık kartı”nda kaydedilmesi planlanıyor. Ayrıca, vatandaşların yüz emarelerinin elektronik olarak kaydedildiği ve elektronik olarak okunabilen kimlik kartları da gündemde.

Hazırlanan her veri paketi vatandaşın gitgide daha da şeffaflaşmasına yolaçıyor. Verilerin saniyelik hızla ve tek bir düğmeye basılarak bir yerden diğerine gönderebilmesi, devlet dairelerinin -yasaların da dayatmasıyla- bu yönetimi kullanmaya başlamaları, vatandaşların iyice şeffaflaşmasına, camdan insanlar haline gelmelerine yolaçıyor.

Felsefeci ve yazar George Orwell’in geleceğin despotik devletlerini tasvir etmek üzere 1984 yılında kaleme aldığı kurgu romanda bahsettiği “gözetleyen devlet” kavramı henüz Almanya’da gerçekleşmedi. Ancak, federal hükümetin görevlisinin, veri bankalarının genişletilmesi yoluyla vatandaşın kişilik haklarının zedeleneceği yolundaki eleştirisine Federal İçişleri Bakanı Otto Schily’nin anında müdahale ederek, görevliyi yola getirmeye çalışması da hayıra yorulacak gibi değil!"