1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Wall Street'in Obama'dan beklentileri

Lia Petridis16 Ocak 2009

Amerikalılar yeni başkanları Barack Obama ve onun hazırladığı ek konjonktür paketinin borsaları canlandırmasını umud ediyor. Müstakbel başkandan sihirli ‘değişim’ kavramını Wall Street’de somutlaştırması bekleniyor.

https://p.dw.com/p/GZiv
Fotoğraf: AP

Barack Obama Amerikan ekonomisini canlandırmak ve üç milyonluk istihdam ek istihdam yaratmak için 800 milyar dolarlık dev bir teşvik programı hazırladı. Obama teşvik paketinin önemini, "Yeni başkan kaybedilen güveni yerine getirmek ya da ülke ekonomisinin ihtiyaçlarına cevap verecek bir program başlatmak için çok şey yapabilir. Mali krizin reel ekonomiye sıçradığı bir devredeyiz. Konjonktür paketine ihtiyacımız olduğunu kesinlikle söyleyebilirim. İstihdam yaratmaya çalışmalıyız. Çünkü işsizlik tüketicinin güvenini kırar, tüketimin azalmasına yol açar” sözleriyle açıklıyor.

Bütçe açığı büyüyor

Ekonomik teşvik programına ayrılan para yüzünden önümüzdeki mali yılda ABD’nin bütçe açığı 2 trilyon Dolar’a çıkacak. ABD gayrı safi yurtiçi hasılasının yüzde 13’ü oranında borçlanacak. Beyaz Saray’daki nöbet değişikliği yılın ilk gününde borsaları kamçılamış, Dow Jones endeksi Kasım ayından bu yana ilk kez 9 bin puanın üzerine çıkmıştı. Ama yılın ikinci haftasından itibaren Obama efsanesi parlaklığını kaybetmeye başladı. İşsizlik arttı, perakendecilikte kâr erozyonu başladı. ABD, resesyonda bulunduğu gerçeğiyle karşılaştı.

Müstakbel Başkan da bunun bilincinde olduğu için vakit kaybetmek istemiyor ve olumsuz makro ekonomik verilerden teşvik programını eleştirenleri susturmada yararlanıyor. Obama, “İstihdam kapasitesinin 500 bin dolayında daha gerilemesi karşısında yapabileceğimiz tek şey programı süratle uygulamaktır” diye konuşuyor.

Yatırımcının güveni nasıl kazanılacak?

Resesyona kısa vadede konjonktür paketiyle karşılık verilebilir. Yatırımcının New York borsasında kaybettiği güveni yerine getirmek ise o kadar kolay değil. Barack Obama derhal ve kararlı bir tepki göstererek, dolandırıcı Bernie Madoff’un tutuklanmasından bir hafta sonra, Amerikan ekonomi tarihinin en büyük dolandırıcılığını fark edemeyen borsa denetleme kurulunun başına Mary Shapiro’yu atadı. Böylece Obama, finans sistemini yeniden yapılandırma sürecini başlatmış oldu. Ancak bayan Shapiro'nun, daha önce de görev yaptığı ve Madoff skandalından önce de borsa dünyasıyla pek sıkı fıkı olduğu söylenen kurula geri dönmesi tartışmalara yol açtı.

Barack Obama başkan adaylığı sırasında, ABD’nin dördüncü büyük yatırım bankası Lehman Brothers’in iflas etmesiyle boyutları gözler önüne serilen mali krizin Amerikan ekonomisini tehdit ettiğini ve finans sisteminin baştan sona yenilenmesi gerektiğini söylemişti. Mali sistemde şeffaflığın ve hesap verme mecburiyetinin sağlanması ve Amerikan ekonomisindeki aşırı liberalizm anlayışının frenlenmesi, Obama’nın taleplerinin ve gerçekleştirme sözü verdiği önceliklerinin başında geliyordu.

Avalon Partners şirketinden iktisatçı Peter Cardillo Wall Street’in yeni başkandan beklentilerini şöyle özetliyor:

“2009 yılında piyasaların daha sıkı denetlenip düzenleneceği anlaşılıyor. Gayrı menkul fiyaskosunu ve içinde bulunduğumuz ekonomik krizi başlatan, denetim eksikliği olmuştu. Borsa denetleme kurulunun da yeniden yapılanmasını bekliyoruz.”

Zihniyet değişikliği gerekiyor

Wall Street’in tarihini yazan maliye profesörü Charles Geisst New York borsasının yepyeni bir zihniyete ihtiyacı olduğu görüşünde. "Profesör Geisst ‘her zaman Wall Street’imiz olacak, ama artık yepyeni bir yatırımcı sınıfı çıkaracak. Para kazanma arzusunu hayasızlığa dönüştürmeden muhafaza eden yatırımcı tipi yetişecek’ diyor.