1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Welt: Krizden sonra her şey için daha müteşekkir olacağız

24 Mart 2020

Alman basınında koronavirüs salgınıyla etkin mücadele edilebilmesi için insan haklarının sınırlandırılması ve Alman hükümetinin ekonomiyi kurtarma paketine ilişkin yorumlar ön plana çıkıyor.

https://p.dw.com/p/3ZwQr
Fotoğraf: Reuters/M. Segar

24.03.2020 - Alman basınından özetler

Die Welt gazetesinde yer alan yorumda koronavirüs krizinin toplumsal etkiler mercek altına alınarak, krizden sonra ne tür toplumsal değişimler yaşanacağına ilişkin öngörülerde bulunuluyor:

"Krizler insanı işleri farklı yapmaya ve yaratıcı düşünmeye zorlar. Krizler, birlik ve beraberliği gerektirir. Ortak düşman birleştirir: Bu durumda ne mutlu ki başka bir ülke ya da halk değil, bir virüs. Kaynaşın. Krizler insanların ve sistemlerin hem zayıf hem de güçlü yanlarını gözler önüne serer. Krizler bir karakter testidir. Krizler, insana neyin korumaya değer ve neyin değişime muhtaç olduğunu gösterir. Kriz aşıldığında, birbirimizle daha farklı konuşacak ve iletişim kuracağız. Belki de bugüne kadar gözümüze mutlak gelen her şey için daha müteşekkir olacağız. Ekonomik büyüme. Gürültülü partiler. Keyifler. Toplum ve sosyalleşebilirlik, ve her şeyden önce özgürlük bize yeniden bir armağan olacak.”

Zeit Online’da kişisel özgürlüklerin kısıtlanmasının yaşanan pandemi çerçevesinde gerekli ve doğru olduğu vurgulanıyor:

“Şu anda içerisinde bulunduğumuz durum, birçok canın korunmasına hizmet ediyor. Bu, özgürlüklerin kısıtlanması durumunu bir yandan meşrulaştırırken, diğer yandan toplumun istikrarını da tehlikeye atıyor. Bugün başvurulan kısıtlandırıcı önlemlerin kendi kendilerine ortadan kalkacaklarını farz etme gibi tehlikeli bir rehavet ortaya çıkabilir. Bu kurallar birkaç hafta sonra ortadan kalkabilir ancak insanların, insan haklarının kriz dönemlerinde sert biçimde sınırlandırılmasını kabullenip kabullenmeyecekleri belirsiz. Angela Merkel gibi sorumluluk sahibi politikacıların Almanya’yı tehdit eden bir sonraki pandemi veya bir başka felakette iktidarda olup olmayacaklarını kimse bilmiyor. İnsan hakları, kesin ve dokunulamaz değildir. O yüzden yalnızca virüsle mücadele edemeyiz. Aynı zamanda, insan haklarını korumanın kamu yararı için bir yük olarak görülmesi durumuna karşı kendimizi hazırlamalıyız.”

Rheinpfalz gazetesinde yer alan yorumdaysa, koronavirüs salgını nedeniyle olağanüstü önlemler alındığının altı çiziliyor:

"Aralık ayı sonunda pek kimsenin ciddiye almadığı bir virüs bugün dünya çapında toplumları tehdit eder hale geldi. Bunu hâlâ anlamamış olanlar için yapılabilecek pek bir şey yok. Bu çerçevede Almanya'da da günler önce düşünülemeyecek olan önlemler hayata geçirildi. Koronavirüs pandemisiyle mücadele, yurttaş haklarının sınırlandırılmasına izin veriyor.“

Reutlinger General-Anzeiger’in yorum sütunlarındaysa Alman hükümetinin kararlaştırdığı kapsamlı ekonomi destek paketi ele alınıyor:

"Böyle zamanlarda insan, devlet geçmişte somut ekonomik kazanımlar yaptığı için memnun oluyor. Şimdi ihtiyaç duyulduğunda para orada. Ancak federal hükümetin de imkanları sınırlı. Tabii yine de artık tabu mabu yok. Devlet bütçesinde gelirle giderin eşit olması durumu artık tarih oldu. Borç sınırı hükümsüz kılındı. Özellikle Lufthansa'yla alakalı olarak, Almanya’da kamulaştırmadan bile bahsediliyor. Bunun işe yarayıp yaramadığı ancak işin sonunda belli olacak. Ne olursa olsun tüm bunlar federal hükümetin krizle kararlı bir biçimde mücadele ettiğini gösteriyor: Yapılması gereken her şeyi yapmaya hazırız.“

BÜ,HS

© Deutsche Welle Türkçe