1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Yeni AB üyelerinde Euro korkusu

Jan Pallokat4 Mart 2006

Avrupa Birliği’nin yeni üyeleri Slovenya, Litvanya ve Estonya yılın başından itibaren Euro’ya geçmeyi hedefliyor. Ancak Estonya ve Litvanya’nın Euro bölgesine katılma şartlarını yerine getirecekleri ise şüpheli. Ayrıca Estonya’da Euro’ya karşı büyük bir korku söz konusu...

https://p.dw.com/p/Aba1
Yeni AB üyeleri Euro'ya geçince pahalılığın artmasından endişeli
Yeni AB üyeleri Euro'ya geçince pahalılığın artmasından endişeliFotoğraf: Bilderbox

Avrupa Birliği’den sonra sıra, Euro bölgesinin genişletilmesine geldi. Özel statülü İngiltere ve Danimarka’nın aksine, yeni üyelerin tümü günün birinde Euro’ya geçmeyi taahhüt etmişlerdi. Ortak para birimini kullanmaya en yakın adaylar ise Slovenya, Litvanya ve Estonya.

Her üç ülke de önümüzdeki yılın başından itibaren Euro’ya geçmeyi hedefliyor. Ancak Slovenya’daki fiyat etiketlerinde artık milli para biriminin yanı sıra malın Euro fiyatı da yer alırken, Estonya ve Litvanya’nın Euro bölgesine katılma şartlarını yerine getirecekleri ise şüpheli.

Pahalılık endişesi

Estonya’da kimse 1 Ocak 2007’nin Avrupa ortak para birimine geçiş tarihi olacağından emin değil. Bu Baltık ülkesinde, Euro’nun hayat pahalılığına yol açıp açmayacağı tartışılıyor. Merkez Bankası Başkanı’nın danışmanlarından Andrus Alber, Euro’nun pahalılık sembolü olarak görülmesinden memnun değil. Bunun herkesin dilinde olduğunu belirten Alber, “Eski Birlik ülkelerinde ortak para biriminin fiyatları körüklediği düşünülüyor. Yeni üyelerde de aynı akıbete uğrama korkusu var” diyor.

Yeni üyelerin, Euro bölgesinden öğrenebilecekleri şeylerin başında, hissedilen enflasyon ile fiyatların gerçek seyri arasında fark olduğu geliyor. Estonyalı uzmanlar, fiyat korkusunun somut etkilerinin hafife alınamayacağını belirtiyorlar. Euro gerçekten fiyat düzeyinin artmasına yol açabilir. İngilizler’in Euro’ya ısınamamalarının başlıca nedeni de bu. Estonya basını, tam üyeliğe geçiş sırasında da şeker fiyatının katlanarak artacağını yazmıştı.

Şeker fiyatları arttı

Zamlara önceden alıştırılmanın zam şokuna uğramaktan iyi olduğu görüşünde olan Merkez Bankası danışmanı Alber şu görüşleri dile getiriyor: “O günlerde gazeteler altı ay boyunca her gün şeker fiyatının üç kat artacağını yazmıştı. Çünkü Estonya şekerden gümrük almıyordu ve üyelik nedeniyle gümrük koymak zorunda kalacaktı. Halk aşırı zam beklediği için tüccar şekere yüksek fiyat biçmekten çekinmedi. Herkes ‘olacağı buydu’ dedi ve şekerin pahalanmmasına ses çıkartmadı.”

Estonya’da şeker fiyatı gerçekten üç kat arttı. Hükümet, zam korkusunu körüklememesi için yerli medyayı ikna etmeye çalışıyor. Maliye Bakanlığı’nın Euro’ya geçiş projesini koordine eden Anne Sulling, “Euro eşittir enflasyon” iddiasını çürütmeye çalıştıklarını belirterek şunları söylüyor:

“Bir dizi tedbir aldık. Tüketiciyi koruma dernekleri fiyatların seyrini ve çifte para birimli fiyat etiketi mecburiyetine uyulup uyulmadığını sürekli denetliyor. Büyük perakendeci zincirlerinin euro’ya geçişten hemen önce fiyatları dondurmalarını bekliyoruz. Böylece hem rekllamlarını yapacaklar hem de halkın euro korkusunu dağıtmaya yardımcı olacaklar.”

Yüksek enflasyon

On yeni üye ülkede yaşayan her dört kişiden üçü “Euro gelirse fiyatlar el yakar” kanaatinde. Üç aday ülkenin hepsinde yıl başından itibaren Euro ile ödeme yapılacağı da kesinleşmiş değil. Baltık ülkelerinin enflasyon oranları Maastricht istikrar kriterlerinin oldukça üzerinde. Estonya Merkez Bankası Danışmanı Alber ise yüksek enflasyonun, hızlı ekonomik büyüme ile rekor düzeydeki ham petrol fiyatlarından kaynaklandığını söylüyor.

Ham petrol fiyatlarının istikrara kavuşması bu ülkelerin Euro’ya geçişini hızlandırabilir. Zira, diğer kriterler açısından durumları hiç de kötü değil. Estonya yıllardır bütçe fazlası elde ediyor. Aynı zamanda kamu borçlanması en düşük AB üyesi de. Macaristan ve Polonya gibi büyük yeni üyeler ise İstikrar Paktı kriterlerinden uzaklaştıkları için Euro’ya geçmeyi şimdilik sadece hayal edebiliyorlar.