15 Temmuz: Kabusa dönüşen gece

Dün gece bütün ülke ayaktaydı ve herkes olup biteni anlamaya çalışıyordu. Sabahın erken saatlerinde hükümet darbe girişiminin başarısız olduğunu açıkladı. Ne var ki, bundan sonra ne olacağı hala bir muamma.

Karşı karşıya olduğumuz, Türkiye halkının daha önce yaşadığı darbe tecrübelerinden farklı bir durum. Bu kez, ordu içinden bir grup hükümeti devirmeye çalıştı. Türkiye daha önce de darbeler yaşadı. Bunlardan sonuncusu 1980'de sağ ve sol hareketler arasındaki kanlı çatışmalardan sonra ordunun yönetime el koymasıyla sonuçlanmıştı. Ancak daha önce gerçekleştirilen darbelerde ordu bir bütün olarak hareket etmişti; bu kez ise küçük bir grubun girişimi söz konusu.

İstikrarsızlık büyük tehdit

Şimdiye dek üç bine yakın asker gözaltına alındı, darbe girişiminde bulunan askerlerle polis arasında çatışmalar yaşandı. Peki bu girişimin arkasında kim var? Cevabı belirsiz birçok soru mevcut. Ancak şunu görmüş olduk ki Türkiye içinde demokrasi ve istikrara zarar vermek isteyen belirli gruplar var. TBMM'ye atılan bombalar ve Ankara semalarında uçan jetlerle ülkenin nasıl bir gece içinde savaş bölgesine dönüştürülebildiğini görmek dehşet verici.

İstikrarsız bir Türkiye, terörle mücadele eden ve IŞİD'i ortadan kaldırmaya çalışan dünya için bir felaket olur. Türkiye'nin şimdi daha önce hiç olmadığı kadar istikrara ihtiyacı var. Bu darbe girişimi ülkenin ne kadar hassas ve kırılgan bir durumda olduğunu ortaya koyuyor.

Türkiye, son birkaç yıldır ardı arkası kesilmeyen terör saldırılarıyla mücadele ediyor, ancak ülkenin bir iç savaşa sürüklenme tehlikesi hükümetin son derece ciddiye alması gereken, çok farklı boyutta bir tehdit.

Bundan sonra ne olacak?

Yüksek Askeri Şura'nın, Ağustos'ta Gülen Hareketi'yle ilişkili olduğu iddia edilen askerleri tasfiye etmeye hazırlandığı gündeme gelmişti. Bu darbe girişiminin söz konusu planlarla bir bağlantısı olup olmadığını söylemek için ise henüz çok erken.

Ne var ki bu korku senaryosunda kesin olan bir şey var; o da bundan sonra atılacak adımların Türkiye için hayati önemde olduğu. Şimdiye kadar AKP her terör saldırısından ve her istikrarsız durumdan daha da güçlenerek çıktı. Peki, bu darbe girişimi siyasi malzeme olarak kullanılacak mı?

Bu kez dünya olan biteni çok daha yakından izliyor; siyasi liderler demokrasiyi korumanın öneminin altını çizerek Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı desteklediklerini açıkladılar.

Bu kabus sona erer ermez Türkiye'de atılacak ilk adım demokrasiyi güçlendirmek olmalı.

© Deutsche Welle Türkçe

Seda Serdar